Ekleyen : TURKIYE.DK

Eklenme Tarihi : Salı, 26. Nisan 2011 18:43

2360 kez okundu

Borsanın Aktörleri Yapısı gereği borsa, aracılığa dayalı bir kurumdur. Borsada işlemlerinizi kendiniz yapamazsınız, bu işlemleri yapmaya yetkili (ve aynı zamanda gerçekleşmiş olan işlemlerin yükümlülüklerini yerine getirmekten sorumlu) kurumlar aracılığıyla yaparsınız.

Bu yüzden, aracı kurumlara Amerikada broker denmektedir. Kelime anlamı olarak broker aracı demektir, bu kelime bizde aracı kurumların borsadaki işlemlerini gerçekleştiren personeline verilen genel addır.

Borsada, gerçekte bir şirkete ortak olmayı hiç düşünmeyen, sadece satmak isteyenin malını daha düşük fiyatlardan alan, bu malı daha sonra almak isteyenlere yüksek fiyatlardan satmayı hedefleyen bir kesim kendiliğinden oluşur. Bu kesim spekülatörler olarak bilinir ve bir borsanın olmazsa olmaz aktörleridir. Bir düşünsenize, borsada sadece gerçek alıcı ve gerçek satıcılar olsaydı, hisse alıp satmak isteyenler işlemlerini ne kadar zor gerçekleştirebilirlerdi.

Ancak, bir borsada gerçekleşen işlemlerin büyük çoğunluğu spekülatörler aracılığıyla gerçekleşiyorsa, o borsanın hızlı yukarı-aşağı hareketler yapması da kaçınılmazdır, çünkü spekülasyon doğası gereği düşükten almaya ve yüksekten satmaya dayalı bir kavramdır.

Hele bir de denetim fonksiyonun yeterince yapılmadığı, görece olarak az miktarda parayla belirli bir hisse senedinin piyasada işlem gören kısmının büyük çoğunluğunun ele geçirilebildiği sığ piyasalarda, fiyatların suni olarak yükseltilip düşürülebilmesi mümkündür, buna manipülasyon denmektedir, ve kanunen suçtur. Fakat manipülasyon kanunen suç olsa da, kanıtlanması gerçekten çok zor bir suçtur, hele teknolojinin para transferlerini bu kadar kolaylaştırdığı günümüzde, Bahama Adalarında fon kurup, işlemlerinizi o fon adına gerçekleştiriyorsanız, kolay kolay kimse sizin manipülasyon yaptığınızı kanıtlayamaz.
Piyasanın diğer bir aktörü de kurumsal yatırımcılardır. Bunlar yatırım fonları ve yatırım ortaklıkları olarak bizim piyasamızda yerlerini almışlardır (portföy yönetim şirketlerini de unutmamalı). Yatırım fonlarının amacı, birikimlerini (veya bir bölümünü) borsada değerlendirmek isteyen tasarruf sahiplerine, bir havuza katılmalarını sağlayarak uzman fon yönetimi (fon=para) desteği vermektir.

Aynı zamanda, az miktardaki paranızla, bu büyük havuzun olanaklarından da yararlanırsınız. Yatırım fonlarına katılım belgeleri aracılığıyla yatırım yapabilirsiniz. Yatırım ortaklıklarına ise bu yatırım ortaklıklarının hisse senetlerini alarak. Yani yatırım ortaklıkları da birer şirket olarak faaliyet gösterirler ve borsamızda işlem gören pek çok yatırım ortaklığı vardır.

Portföy Yönetim Şirketleri, paranızı bir havuzda değerlendirmek yerine (eğer yüklüce bir paraysa tabii), özel olarak değerlendirirler. Siz paranızı sizin belirlediğiniz kurallara göre yönlendirebilsinler diye bu işi yapmaya yetkili kurumlara ve o kurumların uzmanlarına teslim etmiş olursunuz.

Borsaya yatırım yapan kurumsal yatırımcı ne kadar fazla, borsadaki şirketlerin halka açık (borsada işlem görebilen) kısımları ne kadar yüksek ise, o borsada manipülasyonlar o kadar azdır. Aynı zamanda spekülasyonların boyutu da dar bir aralıkta kalır.

Bizim borsamızdaki en büyük kurumsal yatırımcılar, yabancı yatırım fonlarıdır, son dönemde faizlerin düşmesi, borsayı bilmeyen yatırımcıların yerli fonlara ve dolayısıyla bu fonların da borsaya ilgisini ve borsadaki paylarını artırmıştır. Ve tabii ki bireysel yatırımcılar da borsanın diğer aktörleridir.


Toplam Kullanılan Oy : 577