Ekleyen : TURKIYE.DK

Eklenme Tarihi : Perşembe, 17. Şubat 2011 14:03

2683 kez okundu



Neşet Ertaş, son yüzyılın en önemli Türk ozanlarından biri olup abdal geleneğinin en büyük temsilcisidir. (d. 1938) Kırşehir'in Çiçekdağı ilçesine bağlı Kırtıllar köyünde doğmuştur.Yağmurlubüyükoba, Kırşehir köyündendir Babası saz ustası Muharrem Ertaş annesi Döne hanımdır. Ertaş, ilkokul gittiği yıllarda önce keman, sonra da bağlama çalmayı öğrendi. Babası Muharrem Ertaş ile birlikte yörenin düğünlerinde sazı ile çalıp sesi ile türküler söylemeye başladı. Ertaş, etkilendiği tek kişinin babası Muharrem Ertaş olduğunu söyler. Kendi ifadesi ile bunu şu şekilde ifade eder; "Babamla ben aynı ruhun insanlarıyız.".

Neşet Ertaş, 1950'li yılların sonunda İstanbul'a gelerek ilk plağını "Neden Garip Garip Ötersin Bülbül" adı ile babası Muharrem Ertaş'a ait bir türküyle çıkardı. Halk tarafından çok beğenilen bu plağı ardından diğer plak, kaset ve halk konserleri takip eder. Daha sonra Neşet Ertaş Ankara'ya yerleşir. Burada yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle kardeşinin daveti üzerine Almanya'ya gider. Çocuklarının eğitimi ve sanatsal çalışmalarından dolayı uzun bir süre Almanya'da kalan sanatçı, 2000 yılında İstanbul'da verdiği konserle sahne hayatına geri döndü.

Demirel zamanında kendisine sunulan 'devlet sanatçılığı' ünvanını; "o dönem Süleyman Demirel cumhurbaşkanıydı. devlet sanatçılığı bana teklif edildi. ben, 'hepimiz bu devletin sanatçısıyız, ayrıca bir devlet sanatçısı sıfatı bana ayrımcılık geliyor' diyerek teklifi kabul etmedim. ben halkın sanatçısı olarak kalırsam benim için en büyük mutluluk bu. şimdiye kadar devletten bir kuruş almadım. bir tek TBMM tarafından üstün hizmet ödülünü kabul ettim. onu da bu kültüre hizmet eden ecdatlarımız adına aldım." diyerek devlet geri çevirmiştir.Fakat halk büyük destek vermiş ve Neşet Ertaş adeta yaşayan bir efsane olmuştur.


Toplam Kullanılan Oy : 0


Sanatçının seslendirdiği eserler



Ah Yalan Dünya
Ahirim Sensin
Bahçe Duvarından Aştım
Gönül Dağı
Hata Benim
Kendim Ettim Kendim Buldum
Mühür Gözlüm
Nar Tanesi
Neredesin Sen
Zahidem
Zülüf Dökülmüş Yüze